Yüksek enflasyon altında ezilen asgari ücretli, emekli, atanamayan öğretmen, TTK’nın işçi açıklarının giderilmesi için Mustafa Çağlayan’ın ses yükseltmesini isteyen CHP Merkez İlçe Başkanı Zaimoğlu, “Mustafa Çağlayan da bu eleştiri ortaklığına katılmış. Bizim olmadığımız yerde arkamızdan esmiş gürlemiş yani. Tabii kendi kongreleridir. Biz orada nezaketen on dakika dururuz. Ondan sonra selamlaşırız, ayrılırız. Ama şunu merak ediyorum. Sayın Çağlayan, aşağı 1-1,5 aydır yaptığı tüm basın toplantılarında sadece ve sadece Zonguldak Belediyesi'ni gündeme getiriyor. Şimdi ben buradan şuraya varıyorum. Çağlayan, sadece Zonguldak Belediyesi'nden sorumlu başkanı mı AKP'nin? Yoksa Zonguldak'ın tamamından sorumlu bir il başkanı mı? Şimdi burada çok önemli bir nüans var. Eğer Zonguldak Belediyesi'nden sorumlu bir başkan ise bu açıklamalarını yapmaya devam eder, o zaman merkez ilçe başkanına falan gerek yok zaten. Ama değilse, Sayın Çağlayan, diyorsun ya camiye dokunma sesimizi yükseltme. Ben sizin sesinizi yükseltmenizi istiyorum. Tonunuzun yükselmesini istiyorum. Ama hangi konularda biliyor musunuz? Atanamayan öğretmenlerde, TTK'daki 6 bin işçi açığının kapatılması noktasında sesinizi yükseltmenizi, tonunuzu yükseltmenizi istiyorum. Zonguldak'ın sokaklarında işsiz gezen insanların hakkını savunurken sesinizi yükseltmenizi istiyorum. Siz hastane koridorlarında kuyruk bekleyen, randevu bekleyen insanların derdini çözmeniz için sesinizi yükseltmenizi istiyorum, sağlık çalışanlarının sorunlarını gündeme getirirken sesinizi yükseltmenizi istiyorum. Siftah yapamadan şu anda kepek kapatan, banka kredilerinde ve kredi kartlarının senetlerini ödeyemeyen esnafın dertlerini konuşurken bununla ilgili çözüm önerileri ararken sesinizi yükseltmenizi istiyorum. Daha nerede istiyorum? Asgari ücretle beraber geçinemeyen 12 bin lira alan insanların hakkını savunurken yükseltmenizi istiyorum."
'Kendiniz de diyorsunuz 'cami değil, caminin otoparkından belediye personelini çekti' diye'
Zaimoğlu, AKP İl Başkanı Mustafa Çağlayan ve AKP'li Karagüzel'e Uzun Mehmet Camisi üzerinden hamaset yapmamaya davet etti.
Zaimoğlu, son olarak şöyle dedi: "Cami noktasında yalandan ya da kimse eleştirilerde bulunmasın. Türkiye'de bütün camiler Diyanet'indir. Diyanet'in himayesindedir. Burada da yapılan hadise eğer burada çay ocağı kendi ifadesiyle diyor bakın, 'Cumhuriyet Halk Partisi işin başına geçtikten sonra Caminin otoparkında uygun fiyatlı çay satılan çay ocağının güvenliğinden ve temizliğinden personelini çekti' diyor. Sayın Çağlayan, cami edebiyatı zaten 23 senedir yapa yapa iktidar olmaya alışmışsınız ama daha bu olmaz. Kendiniz zaten söylüyorsunuz. Sayın Karagüzel'in açıklamasında da var. Camiyle alakalı bir konu yok burada. Caminin Otoparkıyla alakalı var. Çay bahçesiyle alakalı var. Ha ne oldu derseniz? Bugün itibariyle o bahsettiğiniz bizi güya eleştirdiğiniz otopark ve çay bahçesini başka bir özel sektöre kiraladınız. Zonguldak halkı bundan haberi yoktur belki. Kiraya verdiğiniz kiraya. Şu anda orası bir müstecirde. Kanunlara uygun bir şekilde verilmiştir. Onda bir sıkıntımız yok. Sıkıntımız şu. Sanki oralarda bir eksiklik varmış. Halk zarar görüyormuş noktasında bir algı yaratıyorsunuz. Bu söz konusu değil. Başka bir şey temizliği sabah, öğlen, akşam Zonguldak Belediyesi zaten yapıyor. Yapmaya da devam ediyor. Sadece Uzun Mehmet'e de yapmıyor. Zonguldak'ın köylerine, bunun haricindeki bütün mahallelerdeki tüm camilerin çöplerini ve temizlik hizmetlerini Zonguldak Belediyesi yapıyor. Belediye başkanı Tahsin Erdem yapıyor. Siz kimi kandırıyorsunuz? Kimi kandırmaya çalışıyorsunuz? Ha şimdi diyeceksiniz ki güvenlik eksik şu bu. Tamam. Güzel. Zonguldak Belediyesi'ni TYP'den eleman verdiriyor musunuz? Verdirmiyorsunuz. Aldırın. Bir talimat verin yarın. 50 kişi TYP'den Zonguldak Belediyesi'ne. Verin 50 tane CHP'den eleman. 10 tanesini, 5 tanesini neyse camiye versin. 10 tanesini başka yere versin. Sonra da kalktı. Hizmetten yararlansın. Hem de işsizliğe çare olsun."