(ÖZEL HABER)
Zonguldak'ın Ereğli ilçesine bağlı Gülüç beldesinin AKP'li Belediye Başkanı Gökhan Mustafa Demirtaş tarafından sözlü ve fiziki tacize uğradıklarını iddia eden 2 belediye çalışanı kadın, aradan geçen 9 ayda dava açılmadığını halen soruşturma aşamasında olduğunu söyledi.
Tempo gazetesi’ne açıklama yapan kadınlar, davanın üstünün kapatılacağını ileri sürerek AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yardım isterken, birinin 3 diğerinin de bir kez görev yerleri değiştirildi. Psikolojik destek aldıklarını belirten iki kadın intihar etmeyi düşündüklerini anlatarak, "Bu süreçte kadın olmanın dezavantajlarını iliklerime kadar hissettim" diye konuştu.
AKP’li Gülüç Belediye Başkanı Gökhan Mustafa Demirtaş tarafından 2017 yılında belediyeye işe alınan N.Y ile 2021 yılında işe başlayan D.K. adlı iki kadın, işe başladıktan kısa süre sonra başkan tarafından sözlü ve fiziki tacize uğradıklarını, ailesiyle, işten atılmakla tehdit edildiklerini öne sürerek şikayetçi oldu. İki kadın ayrıca, Karadeniz Ereğli Aile Mahkemesi dosyadaki somut deliller üzerine toplam 9 ay uzaklaştırma kararı çıkardı. Mahkeme, AKP'li başkanın kararı ihlal etmesi halinde tutuklanacağını belirtti. Yaptıkları şikayetin ardından psikolojik destek alan iki kadın, yaptıkları açıklamada geçtiğimiz yıl Aralık ayında başkan hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, aradan 9 ay geçmesine rağmen Başkan Demirtaş hakkında dava açılmadığını, dosyanın halen soruşturma aşamasında kaldığını belirterek, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan davanın üstünün kapatılmaması için yardım istedi.
ŞİKAYET ETTİKTEN SONRA ÜÇ KEZ GÖREV YERİ DEĞİŞTİRİLDİ
2017 yılında sekreter olarak belediyede çalışmaya başladığını 44 yaşındaki N.Y, 6 ay sonra Belediye Başkanı Demirtaş'ın sözlü tacizlerine maruz kaldığını ileri sürerek, "Tacizlerine karşılık bulamayan Belediye Başkanı Gökhan Mustafa Demirtaş, beni zabıta biriminde görevlendirdi. Orada da benimle uğraşmaktan asla vazgeçmedi. Bu duruma dayanamadım. O dönemin AK Parti il, ilçe başkanı ve milletvekillerine durumu anlattım. İlgileneceklerini söylediler. Ama hiç bir şey yapmadılar. Aksine mobbingler daha da arttı. Beni garaj binasında görevlendirdi. Evlenip izine ayrıldım. Geri döndüğüm gibi beni beni bekçi kulübesine sürdü. Sinir krizi geçirdim: Bu olaydan sonra kendi hayatımı sonlandırmayı düşündüm. Bana 'Şikayet ettin ne oldu? Bana hiç bir savcı, hiç bir bakan hiç bir şey yapamaz' söylemlerinde bulunuyordu. Oğlumla ve ailemle beni tehdit ediyordu. Aralık ayında savcılığa başvurdum. Dava halen daha açılmadı. Siyasetin adaletin önüne geçtiğini düşünüyorum. Daha sonra görev yerim değiştirilerek garaj binasında temizliğe sürüldüm. Kendisinden görevlendirme yazısı istedim ama vermedi. Psikolojik tedavi görmeye başladım. Raporluyum. Nefes alamıyorum. Günden güne artan mobbinglere dayanamıyoruz. Artık sesimizi duyun" dedi.
"KADIN OLMANIN DEZAVANTAJLARINI İLİKLERİME KADAR HİSSETİM"
2021 yılında belediye başkanı tarafından belediye şirketine büro personeli olarak işe alındığını anlatan 32 yaşındaki D.K ise, Başkan Demirtaş'ın sözle başlayan tacizlerinin daha sonra fiziksel hale geldiğini ileri sürdü. Başkanı defalarca uyardığını sözlerine ekleyen D.K, "Sözlü tacizleri, nitelikli tacize ulaşınca, bu şekilde davranmaması gerektiğini, bir makamının olduğunu, ona göre davranması gerektiğini, kendisini şikayet edeceğimi defalarca söyledim. 'İstediğin yere şikayet et. Senin sözün mü benim sözüm mü? Bana hiç kimse bir şey yapamaz. Sen işinden olursun. Ailenle aran bozulur. Sana kim inanacak? Ne istiyorsam onu yapacaksın. Seni buraya ben işe aldım. Kabul etmiyorsan istifa et' diyordu. Ben istemiyorum, zorla değil bu işler diye defalarca söyledim. Ama durmak bilmedi. Tacizde bulununca artık dayanamadım her şeyi göz önüne aldım gittim savcılığa suç duyurusunda bulundum. Bundan sonra mobbingler daha şiddetini arttırarak devam etmeye başladı. Ne olursa olsun davamdan vazgeçmedim. Daha sonra beni zorunlu yıllık izine çıkardı. Geri dönünce beni garaj binasına gönderdi. Garaj binasında beni 2 metrelik bir kulübenin içerisine, yanında lağım çukuru olan bir yere soktu. Savcılığın elinde çok net, somut deliller olmasına rağmen hala soruşturma kapsamından geçip dava sürecine taşınamadı. Psikolojik destek alıyorum. Çünkü bu süre zarfında kadın olmanın dezavantajlarını iliklerime kadar hissettim. Canıma kıymak istedim. Hastaneye yatırılarak tedavi alacağım, çünkü başkan mesaiyi saatleri içinde psikolojik destek almama izin vermedi. Kendimizi öldürmek istemiyoruz bize yardım edin" ifadelerini kullandı.
AVUKAT: SİYASETİN ADALATİN ÖNÜNE GEÇMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”
Kadınların avukatı İstanbul Barosu’na kayıtlı Yiğit Beşok, müvekkillerini korumak için dosyada gizlilik kararı aldırdığını ancak aradan geçen süreçte dava açılmadığını dile getirerek, "Gizlilik kararını savcılıktan müvekkillerimin zarar görmemesi adına bizzat ben talep ettim. Fakat gelinen aşamada bu gizlilik kararının müşteki müvekkillere değil şüpheliye yarar sağladığını görmekteyiz. Bölgedeki herkes artık bu olayı bilmekte aynı şekilde şüpheliye de hiçbir yaptırımın yapılmadığını da görmektedirler. Bu durum ise kamuoyunda şahısların adaletin önünde olduğu imajı doğurmakta ve bu da şahısları daha da cesaretlendirmektedir. Dosyada şikayete konu suç vasfına ait son derece somut deliller ve bunun yanında tanıklar mevcuttur. Müvekkiller lehine koruma uzaklaştırma kararları mevcuttur. Dosyada ceza hukuku kapsamında yapılacak tek husus iddianamenin hazırlanması ve bir an önce artık kovuşturmaya geçilmesidir. Müvekkillerin zaten kötü olan psikolojik ve sağlık durumları her geçen gün daha da kötüye gitmektedir. Savcılığın derhal harekete geçmesi gerekmektedir. Aksi durumda telafisi mümkün olmayan kötü sonuçların ortaya çıkması her geçen gün daha da muhtemeldir. Makam, mevki, şahıs ya da siyasetin adaletin önüne geçmesine hiçbir şekilde izin vermeyeceğiz ve bu konunun sonuna kadar arkasında olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın" dedi.
Öte yandan olayın ortaya çıkmasının ardından AKP Gülüç Kadın Kolları Başkanı ve aynı zamanda belediye Meclis Üyesi olan Ferihan Şenol da, taciz iddiaları karşında Belediye Başkanı Demirtaş hakkında işlem yapılmadığı için AKP’den istifa etmişti.