Siyaset

Bunun adı Orman İstismarıdır

CHP Zonguldak Milletvekili Eylem Ertuğrul, Akçakoca’da yapılan ağaç katliamıyla Bakanlığa soru önergesi verdi.

CHP Zonguldak Milletvekili Eylem Ertuğrul, geçtiğimiz hafta sonu Düzce Akçakoca Göktepe Köyü’nde dere ıslah çalışmaları kapsamında başlatılan izinsiz ağaç kesim faaliyetleri için “Batı Karadenizimizin ormanı, doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla bilinen komşu ilçemiz Akçakoca Göktepe Köyü’nde ağaç katliamı yapılıyor. İzinsiz ağaç kesiliyor. Memleketin her yeri talan edilirken kaybedecek tek bir ağacımız dahi yok!” diyerek tepki gösterdi. 

2019 yılında sel felaketinden etkilenen bölgelerimizden biri de Akçakoca olmuştu. Bu dönemde burada bulunan Sarma Deresi ıslah çalışmaları kapsamında bazı ağaçların kesimine izin verilmişti ancak geçen yıl Temmuz ayında yöre halkının karşı çıkmasıyla bu kesim işlemi durduruldu. Burada Peker isimli bir firma var ıslah çalışması için kendisine yetki verilmiş ancak bu yetki dere kenarından yalnızca 3 metre sağdan ve 3 metre soldan ağaç kesimi olacak şekilde verilmiş. Firma bu sınırları ihlal ederek 20-30 metrelere kadar ilerliyor ve orman varlığına ciddi şekilde zarar veriyor. Bu durumu köy halkı fark ediyor ve şikayetçi oluyor. Firmanın araçları kontrol edildiğinde kaçak ağaç kesimi yaptığı ortaya çıkıyor ve idari para cezası uygulanıyor. 

BUNUN ADI ORMAN İSTİSMARIDIR!

Bu ekosistem öyle kolay kolay telafi edilecek bir şey değildir. Bu tür işlere izin veriliyor izin verilirken de kesilecek ormanların yerine fidan dikileceği belirtiliyor. İstediğiniz kadar fidan dikin 500 yılda oluşmuş bir ormanı yok edip sonra bu ormanın işlevlerini geri getiremezsiniz. Yöre halkının geçimini sağladığı, hayvanların barındığı bir ekosistemi katledip yerine beton döküp insanları kaderlerine terk ediyorsunuz. Bunun adı orman istismarıdır, doğa katliamıdır. Geçen yıl Zonguldak Devrek ve Alaplı bölgemizde yine Akçakoca Kaplandede Dağı’nda köylülerimiz yine ormanlarına sahip çıktı. Verilen maden arama izinleri neticesinde gerçekleştirilecek vahşi madencilik faaliyetlerinin durdurulması için ağaçlarına sahip çıkmak için ayaklandı biz de oradaydık destek olduk. Onun öncesinde Muğla Akbelen Ormanlarında aynı şey yapıldı. Bugün Bursa’dan bir haber var. Amerikan Cargill firmasının birinci sınıf tarım arazisi üzerine hukuksuz biçimde kurduğu fabrikayla ilgili. Yine Muğla Akyaka’da orman kampı işletmesinin genişletilmesi bahanesiyle toprağa beton döküyorlar. Kanal İstanbul projesi denilen projeyle İstanbul’u binlerce yıllık tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir tehlikeyle karşı karşıya getiriyor. Sadece İstanbul da değil, Marmara Denizi’nde Karadeniz’de geri dönüşü mümkün olmayan tahribatlara yol açacak. Hatay Samandağ’da durum aynı. Hassa’dan Samandağ’a kadar her ilçemizde, Serinyol’dan Mağaracık’a kadar her mahallemizde binlerce ağaç kesiliyor.

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI’NA SORULAR

Biz Akçakoca’daki bu konuyu TBMM nezdinde bakanlığa da taşıdık. Bu kesilen ağaçların yerine ne yapılacak? Bir imara açma durumu mu planlanıyor? Zira geçmişte böyle örnekler de mevcut. Kaçak ağaç kesimlerine bakanlık düzeyinde nasıl müdahaleler planlanıyor? Bu soruların cevabını bekliyoruz. Cevap alana kadar takip edeceğiz.

TİCARİ RANT UĞRUNA TÜM CANLILARIN YAŞAM ALANI YOK EDİLİYOR!

Verimli tarım arazileri, mesire alanları, yüzlerce yıllık zeytin ağaçları acele kamulaştırma ya da el koyma yöntemiyle yok ediliyor. Hak arayan vatandaşlar darp ediliyor. Hukuki süreçler beklenmeden gerçekleştirilen bu uygulamalar hukuk dışı ve keyfi. Küresel ısınma, su krizi ve iklim felaketleri kapımızdayken, mevcut karar vericilerin hâlâ doğayı yok edecek politikalar izlemesi kabul edilemez. Şehirlerimiz sadece betonla değil, doğayla, tarımla, kültürle yeniden yükselebilir. Biz havamıza, suyumuza, ağacımıza, kültürümüze sahip çıkmaya devam edeceğiz. Doğa bize emanettir ve biz bu emanete sonuna kadar sahip çıkacağız. Plansız, halkın iradesi yok sayılarak alınan hiçbir karara artık verecek ne bir karış toprağımız ne bir tek ağacımız kaldı!