Satın aldığı evle ilgili yapılan eleştirilere yanıt veren AK Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan, “Bana ailemden kalan yerler var. Oturduğum bir daire var. O daireyi satıyorum. Yerine bir daire alıyorum. Kimden alıyorum? Çok sevdiğim bir insandan alıyorum. Zonguldak'tan gittiği için o daireyi ben ondan satın alıyorum. Vergi Dairesi orada, Tapu Dairesi orada. Arkadaşlar TC'mi biliyor” dedi.
BİZİ KARALAMAYA ÇALIŞMAYIN
Çağlayan yaptığı açıklamada, “Bunları bizi karalamak için her gün gündeme getirenler zaten var. Bu hususta ben belediyenin herhangi bir yerinden herhangi bir mal edinmiş değilim. Ve ya Orman'ın Milli Emlak yani devletten, herhangi bir yerinden mal edinmiş değilim. Bana ailemden kalan yerler var. Oturduğum bir daire var. O daireyi satıyorum. Yerine bir daire alıyorum. Kimden alıyorum? Çok sevdiğim bir insandan alıyorum. Zonguldak'tan gittiği için o daireyi ben ondan satın alıyorum. Vergi Dairesi orada, Tapu Dairesi orada. Arkadaşlar TC'mi biliyor. Benden daha iyi bildiği şeyler var. Ve yazdıklarının gündeme getirdiklerinin birçoğu gerçeği de yansıtmıyor. Rakamları yanlış veriyorlar. Doğrularını öğrensinler kaynaklarından. Kaynaklarınızdan doğruları öğrenin. Yani böyle yalan bilgilerle bizi karalamaya çalışmayın. Bir de bunun üzerinden bizim arkadaşlarımızı karalamaya çalışıyorlar."
SİZİN DÜNYANIZ ALDATMAK VE DOLANDIRMAK ÜZERİNE
Şantaj ve tehditlere boyun eğmeyeceklerini anlatan AK Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan "Bizim yıllardır süren samimi diyaloglarımızı sizin anlamanız mümkün değil. Çünkü sizin dünyanız menfaat üzerine kurulur. Sizin dünyanız kandırmak üzerine kurulur. Sizin dünyanız aldatmak ve dolandırmak üzerine kurulu. Sizin dünyanız, bizim dünyamızı anlayabilecek bir dünya değil. İçinde bulunduğunuz durum tamamen bu. Biz bu zamana kadar ailemden kalan mallarımızla yürümeye çalışıyoruz. Çala çala değil, çalışa çalışa kazandığımız mallarımızla. Sizler gibi bunları iddia eden dolandırıcılar gibi değil. Siz onu batırmışsınız, bunu batırmışsınız, diğer firmayı başkasının üzerine yapmışsınız. Ahlak bekçisi kesiliyorsunuz. Biz sizlere kendimizi dolandırtmayız arkadaş. Biz sizlere kendimiz hakkında karalama yapmanıza fırsat vermeyiz. Millet de bizim böyle olduğumuzu biliyor. Biz size boyun eğmeyeceğiz. Hiçbir arkadaşımıza da size boyun eğdirmeyeceğiz. Sen benden bir şeyler isteyeceksin, il başkanı olarak. Ya bizim görevlerimiz sizi başkalarından gelirini sizlere aktarmak değil ya. Sen benden bir sürü şey talep edeceksin. Bu talep gelmeyince ertesi gün mesaj atacaksın bana ve 'birazdan yayına başlayacağım.' Başla istediğini yaz. Ama biz ne yapıyoruz? Kutsal olarak hakkımızı arıyoruz. Bir de boyun eğmiyoruz. Eğmeyeceğiz de. Ben isim vermek istemiyorum. Bunu yapan kim olursa olsun hiç fark etmez. Yani hangi basın mensubu olursa olsun hiç fark etmiyor. Ben bu zamana kadar hiçbir basın mensubundan böyle bir muamele görmedim. Az önce de ifade ettim. Sadece iki kişiden gördüm. Bir tanesi şu anda aranızda değil, bir tanesi de şu anda her gün bizi gündemde tutan arkadaş. Hiç önemli değil neler yaptıkları. Ama yine söylüyorum. Milletimiz sizi tanıyor kardeşim. Milletimiz sizi tanıyor. Milletimiz sizi görüyor."