CHP’deki Lümpen Proletarya’lar

Lümpen sözcüğünün Türk Dil Kurumu online sözlüğündeki açıklaması şöyle;

1 . Marksçılık akımına göre toplumsal sınıf bilinci olmayan.

2 . İçinde bulunduğu toplumun kültürüne yabancı düşen, sözde bilgili tutum ve davranışlarıyla itici olan; mensup olduğu sınıfın insanlarından kendini üstün göstermeye çalışan, bu yolda itici tavır ve tutum sergileyen…

*

Ünlü filozof Karl Marx bu terimi eserlerinde şöyle yorumluyor;

Bütün sınıflar tarafından istenmeyenler tanımına dolandırıcılar, itimat hilebazları, genelev sahipleri, çaput ve kemik tüccarları, laternacılar, dilenciler ve toplumun diğer kimsesizleri de dahildir.

*

Filozof ve tarihçi Friedrich Engels ise ‘Köylüler Savaşı'nın önsözünde lumpen proletarya'yı şöyle anlatır;

Bütün sınıflardan gelen en bozulmuş bireyler tortusu!

Olanaklı tüm bağlaşıklar içinde, en kötü olanıdır!

Bu ayaktakımı, tamamen satılık ve küstahtır!

Bu serserileri savunucu olarak kullanan, ya da bunlara dayanan her işçi önderi, sadece harekete ihanet ettiğini kanıtlar!

*

Gelelim Zonguldak’taki lümpenlere…

Adam kıraathaneci, üstelik kumar oynatan bir zat!

Hasbelkader CHP’nin en yüksek koltuğuna oturtulmuş.

Onu da becerememiş, partiyi kayyuma götürmüş, sokağa düşürmüş!

Oğluyla Ereğli’de yediği pidenin parasını bile partiye fatura etmiş!

İl Başkanı olacak irade ve karşılık bulamamış, birilerinin yancısı olmuş, yine tutturamamış bir şahsiyet…

Tribün amigosu gibi bağırıyor!

Yağlı güreşler cazgırı gibi ön seçim istiyor!

Üstelik bu adamın CHP’de ön seçimi etkileyecek delegeleri de var yani!

*

Bir diğeri; partinin çeşitli kademelerinde görev almış!

Merkez İlçe seçimlerinde etkili olmuş.

Tuttuğunu mekana getirip masa kurmuş!

Akşam olsun, içelim eğlenelim.

Ara sıra partiye fatura kaptıralım!

İçelim kazanalım, kazanalım içelim!

Bu tiplerinde ön seçimde içirip içirip sandığa göndereceği kendi adamlarından oluşan delege ve üyesi yok mu?

*

Geçelim ötekine;

Adam aday ünvanıyla batık şirketine bankalardan milyonlarca kredi alıyor.

Dokunulmazlığı aldığı günün ertesi iflasını açıklıyor!

Milyonlarca lira piyasayı dolandırıyor!

Parasını-mal varlığını kaçırdığına yönelik onlarca aleyhine dava açılıyor!

Üzerine kira kontratı bile yapamıyor, icra dairesi tepesinde bekliyor!

Milleti böyle dolandırırken yanında bulunan taşeronlar da CHP’yi dizayn ediyor.

Af buyurun piyasanın ırzına geçmişler, partiyi de ihmal etmemiş hep sevmişler!

Öyle sevmişler ki, Zonguldak Belediyesi’ni tavşan adayla ele geçirip şirket gibi sarıp sarmalamayıp öpecekler!

Şimdi böyle bir yapının altındaki kümelenmeyi, organizasyonu düşünebiliyor musunuz?

Bu tiplere, bir porsiyon as urfa versen partiyi satarlar!

İki kadeh rakıyı bedava içseler ampulleri yanar!

Küçük bir hediyeye versen aday yaparlar!

Öteki biraz daha verirse ibreyi çevirirler!

Ellerine belediyeleri versen öperler!

*

Şimdi böyle bir yapının içinden Zonguldak Belediye Başkanı Selim Alan geçmez mi, duman gibi sızmaz mı?

Merkez İlçe kongresinde sızmadı mı?

Bazı üye ve delegelere sözler verilmedi mi?

Ön seçim olsa müdahale etmez mi?

Bu yapılardan Zonguldak Belediyesi’ni kazanacak bir ismin çıkması mümkün mü?

Bizim itirazımız CHP’nin içindeki lümpenlere…

O yüzden CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz ve İl Başkanı Devrim Dural’a büyük iş düşüyor!

İktidarın dumanıyla zehirlenen lümpenlere gizliden gizliye CHP peşkeş çekilecekse Selim Alan yerinde dursun!

Öyle değil mi?


Devrim Dural açıkladı!

CHP İl Başkanı Devrim Dural, önceki yorumumuzla ilgili dün aradı.

Görüşlerini söyledi, il başkanı olarak tarafsız olduğunu ve kazanacak bir isimle Zonguldak Belediyesi’ni almak istediğini söyledi.

Yarın daha detaylı olarak yorumlarız…