Bugün, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesesine ziyareti esnasında konuşan CHP’li Yavuzyılmaz, peş peşe yaşanan maden faciaları sebebiyle Dünya madenciler Günü’nün yine buruk bir şekilde kutlanıldığını söylerken, liyakatsizlikler ve denetimsizlikler nedeniyle Türkiye’de 4 Aralık tarihinin artık bir kutlama gününden ziyade iş kazalarıyla ilgili farkındalık gününe dönüştüğüne dikkat çekti.
“Bilindiği üzere ülkemizde en önemli taş kömürü rezervleri Zonguldak Havzasında bulunuyor ve ilimiz genelinde 175 yıldır taş kömürü üretimi yapılıyor. Zonguldak ülkemiz ekonomisine katkı sağlamaya devam ediyor. Ancak 1,510 milyar tona yakın olan kıymetli havzanın halen sınırlı bir kısmı işleniyor. Yıllardır sürdürülen yanlış enerji ve madencilik politikaları nedeniyle değerli maden ürünlerinin ülke ekonomisine yeterince kazandıramadığını ortada. 2021 yılında etkisini şiddetlenerek gösteren Küresel enerji krizi, bizlere bir kez daha ülkemizin madenlerinin ve madencilerimizin önemini gösterdi. Ancak Cumhuriyet tarihimiz boyunca ülke kalkınmasının lokomotifi olan Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) ve madencilerin dramı ortada.
TTK’ya işçi alımları sadece bir seçim yatırımı olarak görülüyor. Bugün TTK’da çalışması gereken toplam ideal işçi sayısı 14 bin; ancak Ekim ayı sonu itibariyle yeraltı ve yerüstü olmak üzere çalışan işçi sayısı 6 bin 956. Yani, iki işçinin yapması gereken işi sadece bir işçi yapmak zorunda kalıyor. Bu nedenle de maden ocağında iş güvenliği ve işçi sağlığı sürekli olarak tehlike altında kalıyor. Aynı sorunlar yurdun dört bir köşesinde yaşanıyor. Geçtiğimiz hafta Siirt’te özel bir maden ocağında yaşanan faciada 3 madencimizi yitirdik. Zekai Can Çalık 32, Emre Gökduman 24, Orhan Gültekin 26 yaşındaydı. Yine ihmaller, alınmayan tedbirler gencecik 3 fidanın yitirilmesine neden oldu.
Bir diğer önemli husus, kömürün başkentinde, Bülent Ecevit Üniversitesinde maden mühendisliği bölümünün bile kapanmamak için can çekişiyor durumda olması. Zonguldak’ta 1924 yılından bu yana, yani yaklaşık 1 asırdır devam eden madencilik öğretimi son bulma sınırında. 2012 yılına kadar ismi bile ‘Karaelmas’ olan Üniversitenin madencilik fakültesi tercih edilmiyor. Üniversite yönetiminin, bölüm hocalarının, Maden Mühendisleri Odasının gayretleri olmasa belki de bölüm çoktan kapanacaktı. Malatya İnönü üniversitesinde bile 30+1 kontenjan varken, Hacettepe de veya İstanbul Üniversitesinde bu sayı 60+2 ye çıkarken, Kömürün başkentindeki Üniversiteye YÖK tarafından 15+1 Kontenjan veriliyor. Bu sorunda, 2024 yılında öncelik vereceğimiz konuların başında yer alacak.
Bugün enerjinin ve emeğin başkenti Zonguldak’ın hem bir Milletvekili hem de Cumhuriyet Halk Partisinin Zonguldak’a verdiği önemi gösteren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak huzurunuzdayım. Bugün 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutlamak için buradayım. Ancak liyakatsizliğin ve denetimsizliğin hüküm sürdüğü ocaklarda nedeniyle Türkiye’de 4 Aralık tarihinin artık bir kutlama gününden ziyade iş kazalarıyla ilgili farkındalık gününe dönüşmüş durumda. Peş peşe yaşanan maden faciaları nedeniyle Dünya madenciler Günü’nün yine buruk bir şekilde kutluyoruz. Ancak kararlıyız. Kuralsızlığın kural olduğu bu düzeni değiştireceğiz, madencilerimiz, ihmal yüzünden gerçekleşen facialarda yaşamını yitirmesin diye mücadele etmeye devam edeceğiz ve 4 Aralık Madenciler Günü’nü bundan sonra adına yaraşır şekilde kutlayacağız.
Dünya Madenciler Günü’nde tüm madencilerimize selam olsun! Yer altı kaynaklarımızı gün ışığıyla buluşturan, çıkardıkları cevherle yarınlarımızı aydınlatan; alın terinin simgesi, depremlerin mütevazi kahramanları madencilerimizin ve şehit madencilerimizin ailelerimizin her zaman yanında olacağız. Bu vesileyle maden şehitlerimizi bir kez daha saygı, rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad olsun.”