Dilaver Paşa’nın fotoğrafı, Çaycuma ve Çevre Köylerini Kalkındırma–Güzelleştirme ve Yardımlaşma Derneğinin Maden Yolları adlı yayınından alınmıştır. Resmin, onun yaşam öyküsü ile tamamlanması düşünülmüş ise de, yaşamı hakkında yeterince bilgi edinilemediği için, sonuç alınamamıştır. Nitekim, büyük ümitlerle önce Deniz Müzesi Arşivi’ne başvurulmuş; ancak, elde temel veriler olmadığı için, ilgililerin bütün çabalarına karşın, yeni bilgilerin edinilmesi mümkün olamamıştır. Ayrıca, çeşitli ansiklopediler ve Sicil-i Osmani’ye de başvurulmuş, bu yayınlarda da Dilaver Paşa maddesine rastlanamamıştır. Ancak, Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığında, Daire Başkanının yakın ilgi ve yardımlarıyla ulaşılan bazı belgeler, kısmen de olsa, Dilaver Paşa’nın yaşamına ışık tuttuğu gibi 1865-1867 yılları arasındaki Ereğli Kömür Maden-i Hümâyûnu İdaresi’ndeki gelişmeleri aydınlatmaktadır.
Dilaver Paşa hakkında bilgi edinilebilen Osmanlı Arşivi’ndeki en eski belge, AKMKT MHM Kot, 249 Dosya ve 47 Gömlek numaralı, 16 c 1279 H.( 9 Aralık 1862) tarihli belgedir:
Belgenin konusu: Bahriye Meclisi azasından, Salih Paşa ile Mirliva Raşid Paşa’nın emekliliğinin icrasıyla, Mirliva Dilaver Paşa’nın mezkûr azalığa tayini dolayısıyla, Hazine’ce gereğinin yapılması” biçiminde özetlenmiştir.
Böylelikle Dilaver Bey’in 1862 yılında Deniz Miralayı (Deniz Albay) rütbesiyle hizmet etmekte olduğu ve bu rütbedeki son görevinin Bahriye Meclisi Azalığı olduğu ortaya çıkmaktadır. Ayrıca böyle önemli bir göreve getirilmesi, onun bilgili ve değerli bir subay olduğunu da göstermektedir.
Bu arada, Ereğli’nin kaymakamlık yapılmasını emreden 27 Mayıs 1866 (Muharrem 1282) tarih ve 23844 sayılı Meclis-i Vala iradesi ile havzadaki Maden Müdürlüğü yerine “Ereğli Maadin Nazırlığı (Ereğli madenleri Müdürlüğü) teşkilatı oluşturulmuştur. Ancak yeni teşkilatlanmada Ereğli Maadin Nazırlığı (Ereğli madenleri Müdürlüğü)’na hemen atama yapılmamış ve görev bir süre Ereğli Kaymakamlığına bağlı olarak, Kaymakam Faik Bey tarafından yürütmüştür. Ancak, aradan çok geçmeden Faik Bey önce “Ereğli Maadin Nazırlığı (Ereğli madenleri Müdürlüğü)”, sonra da Ereğli Kaymakamlığı’ndan alınacak ve her iki göreve de Dilaver Paşa getirilecektir.
Dilaver Paşa’nın Bahriye askeriyken mirliva rütbesiyle emekli olduğu, daha sonra Kara Kuvvetleri’nde bir süre görev yapıp, paşalığa terfi ettiği ve bu yeni rütbesinde görev yaparken, tekrar Bahriye’ye dönüp, Ereğli Maadin Nazırlığı’na (Ereğli Madenleri Müdürlüğü’ne) atandığı anlamı da çıkmaktadır.
Bahriye Nezaretine, Maliye Nezaretine, Mutasarrıflara, Tersane-i Amire Muhasebeciliğine ve Sadaret makamına “Ereğli Madenleri Müdürlüğü İdaresi”nin, Ereğli Kaymakamlığı’ndan ayrılarak Tersane-i Amire’ye bağlandığı ve Ereğli Madenleri Müdürlüğü İdaresi başkanlığına rütbesi amiralliğe yükseltilerek yeniden göreve alınan Dilaver Paşa’nın getirildiğini” bildirilmektedir.
Dilaver Paşa, böylelikle atandığı Ereğli Kaymakamlığı görevini, Maden-i Hümayun Müdürlüğü ile birlikte 1887 yılına kadar sürdürecektir.
Ancak, Dilaver Paşa.’nın yeni görevindeyken (Ereğli Kaymakamı ve Maden-i Hümayun Müdürlüğü) 4 Muharrem 1284 (8 Mayıs 1867)’da, daha çok Dilaver Paşa Nizamnamesi olarak bilinen, Ereğli Kömür Maden-i Hümâyûnu İdaresinin Nizamnamesi’ni hazırlamıştır. Bu onun en büyük hizmetlerinden biridir ve bunun üzerine “İyi hali nedeniyle” taltife layık görülmüştür.”
Dilaver Paşa’nın büyük hizmetlerinin başında, onun adıyla anılan 4 Muharrem 1284 (8 Mayıs 1867) tarihli Ereğli Kömür Maden-i Hümâyûnu İdaresinin Nizamnamesi (Dilaver Paşa Nizamnamesi)’ni hazırlaması gelmektedir. Bu incelemenin amaçlarından biri, hatta en başta geleni, sözü edilen nizamnamenin tümüyle ortaya çıkarılıp tanıtılmasıdır. Çünkü ilk girişim Türkiye’de işçi sağlığını koruma; çalışma koşullarını, işçi ücretlerini, işçi işveren ilişkilerini düzenleme gibi pek çok konudaki girişimlerin ilk yazılı belgesi olan nizamnamenin, bugüne değin tümüyle yayınlanmış olduğu söylenemez. Çünkü konuya ilişkin araştırmalarda, özgün nizamnamenin nerede olduğu hakkında açıklama bulunmamaktadır. Aslında bu önemli sosyal ve ekonomik hizmet Bahriye tarafından yerine getirilmiş olduğundan, özgün nizamname metninin İstanbul Deniz Müzesi Kütüphanesi’nde bulunması doğaldı. Nitekim, çalışmalara başlandığında ilk atılan adım özgün nizamnamenin aranıp, bulunması olmuştur. Özgün nizamname bulunup, içeriği incelendiğinde, nizamnamenin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin her alanda olduğu gibi, işçi hakları ve çalışma koşulları konusunda da ulusumuzun çağdaş uygarlığa erişmesinde yapmış olduğu öncülüğün bir başka kanıtı olduğunun görülmesi de özgün nizamnamenin tümüyle yayınlanıp araştırmacılara sunulmasından kaçınılamamıştır.
Dilaver Paşa’nın madencilik işletmeciliği süresince geçek Zonguldak yaşantısında, isminin Dilaver Mahallesi’ne verilmesi etken olmuştur.
Zonguldak Nostalji
Kaynaklar
-Ekrem Murat Zaman, Zonguldak Kent tarihi ’05 Bienali, Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı- Birinci Basım, 2006, Bildiri: Zonguldak Kömür Havzası’nda Madencilik Eğitimi ve Maden Mektebi- s.33-49
Yrd. Doç. Dr. Ferruh Niyazi Ayoğlu Zonguldak Kent tarihi ’05 Bienali, Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı- Birinci Basım, 2006, Kapitalizmle Eklemlenme Sürecinde Zonguldak Kömür Havzası’nın Tarihsel Gelişimi: 1829-1908, s. 113-132
Derleme-Yüksel Yıldırım-2018