Karabük net haber sitesinde Ergün Başkaya yazısında Belediye Başkanımız Ömer Selim Alan’a bu şekilde hitap etmişti; Siyasi Terbiyesiz!
Kardemir’in kömür depolarının Karabük’lü Bakan Mehmet Ali Şahin'in uhdesinde olduğu ve yerinden kaldırılamayacağı söylentilerine ne diyeceksiniz” şeklindeki soruya Zonguldak Belediye Başkanı Dr. Ömer Selim Alan “Orası kimsenin uhdesinde olan bir yer değil. Cumhurbaşkanımıza iletilip Cumhurbaşkanımıza talep ettikten sonra, Cumhurbaşkanımız talimat verdikten sonra, kimsenin esamesi okunmaz." Açıklaması üzerine kaleme alınmış bir yazıydı.
Makam mevki koltuk bazen insana fazla geliyor taşıyamıyor insan.
Gazeteci Başkaya yazısında ‘Siyasi Terbiyeden biraz uzak kalmış Sayın Ömer Selim Alan, aklı sıra Mehmet Ali Şahin üzerinden ince bir politika yapıyor ve siyasi rant düşünüyor olmalı ki bu soruya “Sayın Mehmet Ali Şahin’in bu kömür depoları ile ilgili bir açıklaması mı var? Sayın Şahin’in uhdesinde olduğunu neye dayanarak soruyorsunuz ki?” şekilde cevaplaması gerekmez mi demişti.
Dışarıdan bile fark ediliyordu yani kibir ve kendini beğenmişlik.
Belediye meclisi toplantılarında muhalif meclis üyelerine "Hangi ruh haliyle konuştuğunu anlayamadım. 2023'te bir söz verdim sizin seviyenize düşmeyeceğim. Bir kere saygılı olmayı öğren. Başkan konuşurken sözünü kesemezsin zaten senin için daha önce teşhisi koymuştum" şeklinde hitap edebilen bir seviye bir üsluba herkes tarafından alışılmıştı artık.
Bir başka meclis toplantısında "Sakin ol. İstediğin kadar şov yap. Meclis adabını bilmiyorsunuz. Böyle bir rezillik olur mu? Kamera görünce rezillik çıkartıyorsun. Biz nereye düştük. Bu ne edepsizlik. Böyle rezillik görmedim. Allah ıslah etsin" sözleri belki de ilk kez bir başkanın üslubu olarak tarihe geçmişti.
Bugünlerde gezip dolaştığına şirinlik yapma uğraşlarına hiç aldanmayın.
Oraya buraya ziyaretler yeni aklına geldi!
Ta Ankara’lara Ali Uzun’a bile gidip ‘benden sana fayda yok’ cevabı da alındı.
Buna paralel olarak etrafındakiler ses kayıtları alındı, 1 Nisan’dan sonra görüşecek başkan herkesle diye gözdağı vermeye devam ediyorlardı.
Tıpkı hepsini kucağa oturtacağım dediği zamanlardaki gibi.
Kucağa oturttukları var ama bunun maliyetinin imar kıyağı olarak ödendiği söyleniyor.
İmar demişken senin davet ile işi verdiğin firma arsalara çöktü! Belgede ortada, buna hala nasıl sessiz kalabilirsin!
Sen sustun diye Bu Ankara’dan duyulmaz mı sanıyorsun. Bilmezler mi sanıyorsun.?
Bunun gereğini sen yapmazsan bu duruma sen cevap vermezsen kime soracağız.
Yunus Emre ne demiş; Zulüm ile abad olanın akıbeti berbat olur.
Eee arsaya çökme zulüm değil mi?
Yani biz şimdi arsaya çökenleri Belediye Başkanına değil de Yunus Emre’ye mi soralım!
O işe adaylar açıklandıktan sonra bakarız artık.