CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, CHP Zonguldak Milletvekili Eylem Ertuğrul, Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem'in yanı sıra siyasi parti ve STK temsilcilerinin katıldığı kitlesel basın açıklamasında yüzlerce madenci sloganlar eşliğinde destek verdi.

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından 19 Kamu İktisadi Teşebbüsü içeren ve aralarında TTK’nın da yer aldığı kanun taslağına tepki göstermek için salonda yerlerini alan madenciler akış ve ıslıklar eşliğinde, “Madencinin feneri sönmeyecek”, “Silkele başkan düşüyorlar”, “Vur vur inlesin Ankara dinlesin” sloganlarını attılar.

GMİS ile Zonguldak Demokrasi Platformu’nun ortak imzasını taşıyan basın açıklamasını  GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil yaptı.  Söz  konusu açıklamada, “Siyasi iktidarların bugüne kadar yaptığı özelleştirmeler ve yönetimsel hatalar nedeniyle, halkımızın ne kadar ağır bedeller ödemek zorunda kaldığı unutulmamalıdır.
Özellikle kriz dönemlerinde, halka ve taraflara sorulmadan alınan kararlar ve çıkarılan yasalar, ülkemize büyük zararlar verdi.
Her krizin bedelinin, bu krizlerde sorumluluğu olmayan halka, işçiye, memura, emekçiye, çiftçiye, esnafa, emekliye, işsize ödetilmesinden bıktık, usandık” ifadelerine yer verdi.
İşte GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil’in açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle:
“HALKIN MALI OLAN TTK UZMANLIK AÇISINDAN İLGİLİ BAKANLIKLARIN YETKİSİ VE GÖREVİ DIŞINA ÇIKARILACAK”

“Bilindiği gibi Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, merkezi yönetimin kontrolü altında olan 19 Kamu İktisadi Teşebbüsü için KİT Reformu adı altında bir çalışma yaptıklarını açıklamıştı.
Kamuoyuyla paylaşılmış bir tasarı olmamasına rağmen, detayları ortaya çıkan taslağa göre; KİT’lerde Yönetim Kurulu üye sayısı 7’ye çıkarılacak ve bu üyelerin 4’ünü Hazine ve Maliye Bakanı atayacak.
Yönetim Kurulu Başkanı da Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın belirlediği isimler arasından atanacak.
Bu durumda KİT’lerde tüm kontrol ve yönetim doğrudan Hazine ve Maliye Bakanlığı’na geçecek.
Yani halkın malı olan kamu kurum ve kuruluşları uzmanlık açısından ilgili bakanlıkların yetkisi ve görevi dışına çıkarılacak, tüm yetki Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda olacaktır.”

“ENERJİ BAKANLIĞI ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜNE DÖNÜŞECEK”

Enerji ve Madencilik özelinde, yetkili bakanlık olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, neredeyse bir şube müdürlüğü konumuna getirilecektir.
Ülkemizin vazgeçilemez stratejik kuruluşları bile finansal temele dayalı, kârlılık esası ve piyasa şartlarına göre yönetim anlayışının hakim olacağı birer şirkete dönüştürülecektir.
Bu durumda piyasa şartları ve kârlılık göz önüne alınacak, tamamen veya parça parça KİT’lerin özelleştirilmesinin, kârlılığı düşükse kapatılmasının önü açılmış olacaktır.
Bu 19 KİT arasında Türkiye Taşkömürü Kurumu, Eti Maden İşletmeleri, BOTAŞ, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, Türkiye Kömür İşletmeleri gibi enerji ve madencilik faaliyeti gösteren kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra, Çaykur, Devlet Demir Yolları gibi kurumlar bulunmaktadır.

“19 KİT’E KAR-ZARAR MANTIĞIYLA BAKILAMAZ”

Kent Lokantasının ilk müşterisi Muharrem Akdemir oldu Kent Lokantasının ilk müşterisi Muharrem Akdemir oldu

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın görevi ve uzmanlık alanı;
19 KİT’in görev ve uzmanlık alanıyla bağdaşmamaktadır.
Örneğin madencilik sektörünü yönetmek ve madencilik politikalarını belirlemek; uzmanlığı tekniğe dayanan, ekonomik ve yönetimsel düzeneklerin işletiminde etkin görev üstlenen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın görevidir. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın, uzmanlık alanı dışındaki KİT’lerin yanı sıra, madencilik politikaları ve maden işletmelerinin yönetimi konusunda da tek yetkili, tek karar verici ve tek düzenleyici konumuna gelmesi asla kabul edilemez. Enerji temelli savaşlar, dönem dönem yaşanan enerji ve tedarik krizleri, taşkömürü gibi stratejik bir kaynağın önemini daha da arttırdı.
Ülkemizde sadece Zonguldak Havzası’nda bulunan Taşkömürü, demir-çelik sektörü ile diğer sanayinin ana hammaddesi olan stratejik bir enerji kaynağıdır.
Bu derecede önemli milli kaynakları üreten stratejik kamu kurum ve kuruluşlarına, kâr-zarar mantığıyla bakılamaz.
Halkın malı olan, ülkemizin vazgeçilemez stratejik kurumları, piyasa şartlarına ve uluslararası tekellerin kontrolüne hiçbir şekilde ve asla terk edilemez.

‘GEÇMİŞTEKİ ÖZELLEŞTİRMELER ZARAR VERDİ’

Siyasi iktidarların bugüne kadar yaptığı özelleştirmeler ve yönetimsel hatalar nedeniyle, halkımızın ne kadar ağır bedeller ödemek zorunda kaldığı unutulmamalıdır.
Özellikle kriz dönemlerinde, halka ve taraflara sorulmadan alınan kararlar ve çıkarılan yasalar, ülkemize büyük zararlar verdi.
Her krizin bedelinin, bu krizlerde sorumluluğu olmayan halka, işçiye, memura, emekçiye, çiftçiye, esnafa, emekliye, işsize ödetilmesinden bıktık, usandık.
azaltılmasına daha fazla katkı vermesi gerektiğini söyledik, söylüyoruz.

“TTK HALKIN MALIDIR SATILAMAZ”
Filyos’ta bulunan doğalgazın, ülkemizin doğalgazda dışa olan bağımlılığını azaltmasının önemi her fırsatta vurgulanırken, ülkemiz sanayisini ve enerji sektörünü taşkömüründe
tam anlamıyla dışa bağımlı hale getirecek politikalara destek vermemiz, elbette beklenemez.
Tam aksine biz, sadece Zonguldak Havzası’nda bulunan taşkömürünü daha çok üreterek; ülkemize, halkımıza, sanayi ve enerji sektörümüze, ülkemiz ekonomisine daha çok katkı vermek; ülkemizin taşkömüründe dışa bağımlılığının azaltılmasını, bunu gerçekleştirebilmek için de bu hedefler doğrultusunda politikalar üretilmesini istiyoruz. 
Biz, sadece siyasi olarak değil aynı zamanda ekonomik olarak da tam bağımsız Türkiye’yi savunuyoruz.
Her fırsatta ve her platformda, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin tam anlamıyla alındığı çalışma şartlarında taşkömürü üretiminin nasıl artırılabileceğini anlatıyor,
sektör uzmanlarına hazırlattığımız raporlarla da ortaya koyuyoruz.
Ve elbette geçmişten bugüne kadar yaptığımız ve bugünden sonra da kararlılıkla yapacağımız gibi, ülkemizin vazgeçilemez nitelikteki kurumlarına, işyerlerimize, işimize ve aşımıza
daha güçlü, daha kararlı bir şekilde, hep birlikte sahip çıkıyoruz.
Bugün bu yolda, bu salonda bulunmakla; Sendikamızın, maden ve MTA işçilerinin, Zonguldak ve bölge halkının, emek dostlarının, sivil toplum örgütlerinin, sendikalarımızın, siyasi partilerimizin, meslek odalarımızın, muhtarlarımızın ve halkımızın desteğiyle, meşru zeminde tüm mücadele haklarımızı kullanmakta kararlı olduğumuzu bir kez daha herkese gösterdiniz.

TTK, vazgeçilemez stratejik bir kurumdur;
piyasa şartlarına terk edilemez.
TTK, ülkemiz sanayisi ve enerji sektörünün can damarıdır;
ticari bir şirkete dönüştürülemez.
TTK, milli bir kurumdur;
uluslararası tekellerin kontrolüne bırakılamaz.
TTK halkın malıdır; satılamaz.
TTK Zonguldak’ın ve bölgesinin varlık nedenidir; kapatılamaz. Bu nedenlerle Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın hazırlamakta olduğu tasarıya bugün buradan bir kez daha hep birlikte ‘Hayır’ diyoruz.

“DERHAL BU KARARDAN VAZGEÇİN”

KİT Reformu adı altında hayata geçirilmeye çalışılan girişimlerden derhal vazgeçilmelidir.Tehlikenin farkındayız ve bir kez daha açıkça ifade ediyoruz ki; bu girişimlerde ısrar edenler, karşılarında Genel Maden İşçileri Sendikası’nı, maden ve MTA işçilerini, sendikaları, sivil toplum örgütlerini, meslek örgütlerini, siyasi partileri, muhtarlarımızı, emekçilerimizi, işsizimizi, emeklimizi ve halkımızı bulacaklardır. Bu nedenle, bölgemizi temsil eden iktidar partisi siyasetçilerini, halkın taleplerine duyarlı olmaya çağırıyoruz.

“ULUSLARARASI TEKELLERİN KONTROLÜ ALTINA GİRME TEHLİKESİ VAR”

 Milli sanayi ve ekonomimizin temel taşları olan, sadece TTK değil reform adı altında hazırlanan tasarının kapsadığı 19 kamu kurumu; tasfiye edilerek, satılarak veya kapatılarak yok edilme ve uluslararası tekellerin veya şirketlerin kontrolü altına girme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Buradan hep birlikte yükselttiğimiz bu mücadele, yalnızca Zonguldak için değil, aynı zamanda ülkemiz için, ülkemizin değerleri içindir.

Her ne isim altında ve her ne gerekçeyle olursa olsun Türkiye Taşkömürü Kurumu başta olmak üzere halkın malı olan kamu kurumlarımızın yok edilmesine karşı yine sizlerle birlikte, omuz omuza vererek, halkımızın, ülkemizin ve bölgemizin geleceği adına, tüm meşru mücadele haklarımızı sonuna kadar kullanacağız. Güçlüyüz, hep birlikte çok daha güçlüyüz.

Bu kararlı mücadeleye katılımınız ve büyük güç veren desteğiniz için teşekkür ediyor, sizlere tekrar sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”Sindake Siyaset Ttik

Editör: Haber Merkezi