Ormanlık alanda yangın Ormanlık alanda yangın

Zonguldak ve Kozlu'nun yüksekten bir yerden akan Kozlu Deresi’ne (Çatal Dere) Kelçek ve Değirmendere kolunun birliştiği yere yapılan baraj ,1.07 km² çapındadır ,barajın gövde hacmi 1.675.000 m³' dür.

Tabi ben size barajın teknik özeliklerinden bahsetmeyeceğim.

1970'li yıllardı,
şehirlerde su sıkıntısı yaşanıyor, bazı mevsimlerde belediye itfaiye araçları ile mahallelere su dağıtılıyordu. Ahalimiz itfaiye gelmeden önce kuyruk oluştururdu. Sonunda itfaiye aracı kapağından su döke döke mahalleye girer, yangın hortumları ile vatandaşın bakracına doldurması 30 saniye sürmezdi.
Bir kişinin yanında 4-5 bidon olurdu.
Bu su sıkıntısının yaşanmasının en büyük nedeni ise ; yaz aylarında depoda su kalmamasındandı.
Belediyelerin tepelik arazide su deposu bulunurdu. Bu su deposu yaz aylarında boşalır ve su kesintileri yapmak zorunda kalınırdı. O yıllarda mahalleli en az bir saatini su kuyruğunda geçirirdi. İtfaiyenin aksine mahalle çeşmeleri gıdım gıdım akardı. Bir bidon dolması en az 15 dk sürerdi. O zamanlar daha cep telefonu olmadığından, geç kalana evden çağırmak için bir kişinin daha çeşmeye gelmesi gerekirdi.
Hal böyle olunca, dedikodunun en fazla yapıldığı yer olurdu.
Bu su sorunu belediyelerin en büyük sorunlarından biri idi.

İller Bankası'nın bir yarışması ile Zonguldak'ta 1970'lerden itibaren 4 belediye ;Zonguldak, Kozlu, Kilimli, Çatalağzı belediye başkanlarının çabaları ile Metropoliten Birliği kuruldu..

Kimdi bu belediye başkanları ?

Zonguldak’ta Hüseyin Öztek, Kilimli’de Mehmet Alaca, Kozlu’da Fevzi Yayalar, Çatalağzı’nda Necati Yirmişbeşoğlu .

1971'de Zonguldak Metropoliten Belediyeler Birliği , Türkiye'nin ilk metropoliten yönetimi idi. Ve örnek oluşturmuştu. Yani zamanın aslında Büyükşehiri idi. İstanbul, Ankara ve İzmir bu tarihten on sene sonra büyükşehir olmuştu.
Aslında bu dört belediye başkanının da hedefi bugünkü büyükşehirlerin işlevi idi.

Başta en büyük sorun olun su ihtiyacını sağlamak için Ulutan Barajı inşaatı başlatıldı. Birliğin en önemli icraatlarından biri de ; imar palanı oldu. Baraj,garaj,arazi, yol, tarım alanları , Hastane, spor alanlarının hepsi belirlendi.
Bugünkü hastanenin yeri gibi bir kaç kişinin iş bilmezliği, inadı ile değil ; bizzat şehir planlama kurallarına çok dikkat ederek hazırlanmıştı. Mesela bugün Çatalağzı'nda Eren Termik Santralinin yeri spor sahası olarak belirlenmişti. Çünkü dere yatağı idi. Herhangi bir yapılanma yapılamazdı.

1986 yılında Ulutan barajı tamamlandı. Zonguldak'taki su sorunu çözüldü.
Ne yazık ki ; 1980'lerde Zonguldak‘ın kaderi ile birlikte bu birliğin hedefi de saptı.

Bugün Türkiye'de 30 büyük şehir var. Büyük şehir olmak için nüfusun en az 1 milyon olması gerekiyor.
Eğer Zonguldak’ın kaderi ile oynanmasaydı Zonguldak bugün büyükşehir olacaktı.
Bununla da kalmadı. 1980 ve doksanlarda asbest boruların döşenmesi ve daha sonra kanserojen olduğu gerekçesi ile vatandaş artık musluklardan su içmeye çekiniyor.
Mahalle çeşmeleri de bir bir kapatıldı.
Ahalimiz damacanaya mahkum edildi.

Aslında içme suyu belediyelerin en önemli görevlerinden biri olması gerekirken bugün sadece temizlik ihtiyacında kullanılan suyu sağlıyor. İçme suyu ihtiyacını sağlayan damacana suyu satan dükkanlara ödenen miktar , belediyeye ödenen miktarın çok üstünde.
Buna istinaden belediyeler su fiyatlarında indirim yapmıyor.
Zonguldak Belediyeler Birliği haksız kazanç sağlayan bir kuruma dönüştü.
Maalesef Zonguldak Metropoliten Belediyeler Birliği adı bugün sadece su faturaları zamlandığında duyulan bir kurum haline dönüştü.

Ne hayal edilmişti , ne hale düştü !

Kaynak: Hayati Yılmaz ile
Zonguldak Tarih

Editör: Haber Merkezi