Koca şiddetinden Kadın Konukevlerine sığınan bir kadın çocuklarıyla birlikte Zonguldak’ta 5 yıl kalmış.

Kurum Müdürü Sacide Kilci ile yaşadıklarını anlatmak için bize ulaştı.

Kendisi ve çocuklarının can güvenliği nedeniyle kimliğinin açığa çıkmaması için anlattıklarının üçte birini yazmak zorunda kaldık.

Kendisi, çocukları ve kurum personelinin yaşadığı psikolojik şiddeti Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Veli Köktürk’e anlatmış.

O hafta içinde korkutularak gönderilmişler.

Düşünebiliyor musunuz, ölüm ve şiddet korkusuyla devletine sığınan bir kadın Konukevi Müdiresinin cellat gibi olduğunu söylüyor.

Hala yaşadığı travmanın etkisinden kurtulamayan kadın, Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu’na güvendiğini söylüyor.

Açıkcası bende Vali beyin adalet ve merhametine güveniyorum.

Anladığım kadarıyla kadın yönetici, Zonguldak’ta ki ilişkilerine güveniyor.

O yüzden oldukça rahat!

Gerçi bu haberle Yunanistan tatilinde rahatsız olmuştur ama yapacak bir şey yok…
 

Mesajı aldık sayın Vekil!

Bir lider, babasına sucuk sattığı için oğlunu Milletvekili yaptığı dönemlerden geçiyoruz.

Bakara derken, adayların hakkını gözünün içine bakarak yiyen, torpille milletvekili olanların kibirlerini seyrediyoruz.

Memleket yanarken 10 ay içinde iki çocuğunu torpille işe sokan Bakara ayetlerini hem Arapça hem de mealini su gibi ezberleyen milletvekillerine sahip olduk.  

Öyle bir dönem yaşıyoruz ki, hakla batıl karıştı.

Helalle-haram karıştı!

Devletle-hükümet karıştı!

Yargı ile siyaset arasındaki ayrım ortadan kalktı.

Memleket yanarken bizimkiler İstinaf Savcısı ile çektirdiği fotoğrafı paylaşıyor.

Anladık, mesajı da aldık…

Vatan, Millet, Sakarya…

Dava, bakara…
 

Anladık ama yanlış anladık…

KİT Reformu adı altında TTK’nın da 19 KİT kuruluşu gibi özelleştirilmesinin önüne geçmek için Zonguldak Platformu ilk adımı attı.

Kitlesel basın açıklamasında meselenin sadece Zonguldak Havzasını değil, Türkiye’nin bağımsızlığını ilgilendirdiği net bir şekilde açıklanmış.

Denilmiş ki;

1.)KİT’lerde Yönetim Kurulu üye sayısı 7’ye çıkarılacak ve bu üyelerin 4’ünü Hazine ve Maliye Bakanı atayacak.
Yönetim Kurulu Başkanı da Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın belirlediği isimler arasından atanacak.

Yani üretim yönetimi değil, özelleştirme yönetimi işbaşına getirilecek.

2.)Enerji Bakanlığı Şube Müdürlüğüne dönüşecek.

Tamamen veya parça parça KİT’lerin özelleştirilmesinin, kârlılığı düşükse kapatılmasının önü açılmış olacak.

Ülkemizin vazgeçilmez stratejik kurumları, uluslararası tekellerin kontrolüne geçecek.

Dolayısıyla enerjide bağımsız Türkiye hayallerimiz yok olacak.

‘Yerli ve Milli ‘enerji kaynaklarına döneceğimizi zannediyorduk ya, heh işte o söylemlerin sadece yerli ve milli duygularımızı okşadığını anladık mı?

O yüzden 3 yıl önce ithal kömüre teşvik, yerli kömür üretimini bitiren kararı EPDK aldı ve yürürlüğe koydular.

O yüzden 4 yıl önce AK Parti hükümeti ile Çin İhracat ve Kredi Sigortası Kurumu (Sinosure) anlaştı.

O yüzden Türk madenleri Çinli yatırımcılara tavsiye edilecek.

2028 yılında da her üretilen kömürden Paris İklim Anlaşması çerçevesinde karbon vs. vergisi alınacak.

Tabi 2018 yılına kadar Özel Sektör madenciliği ölmez, yaşarsa!

Özeti şu; Tüm dünya devletleri ‘Yeni Dünya Düzeni’ dedikleri küreselcilere devrediliyor.

Tek Devlet, Tek bayrak, Tek Millet, Tek Vatan dedikleri şeyi biz Türk Devleti için anladık!

Meğer küresel sistemmiş!

Anladık ama yanlış anladık…