Cumhur İttifak’ının adayı Zonguldak Belediye Başkan Adayı Selim Alan tekrar aday olduğu için müthiş bir karşılama düzenlendi.
Duyanlar duymalara haber verdi.
Muhtarlar arandı, vatandaş istendi!
Mahallelere araç gönderildi!
Amirlere talimat verildi!
Tüm çalışanlarınızı buraya yığacaksınız denildi!
Whatsapp’tan çalışanlara talimat verildi!
AK Parti İl, İlçe, Kadın ve Gençlik Kolları, Mahalle Başkanları kim varsa çağrıldı!
Organizasyon süperdi!
Müthiş bir karşılama oldu!
Asma tünellerinde ki karşılamaya giden olmadı!
Teoman Duralı kavşağında karşılayan olmadı!
Ay Yıldız kavşağında karşılayan olmadı!
Müthiş bir karşılama oldu, konvoyda 3 araç vardı!
Bir TOGG, iki AK Parti Zonguldak Milletvekili Muammer Avcı ve Ahmet Çolakoğlu’nun aracı vardı!
Selim Alan’ın 300’e yakın işçi aldığı iddia ediliyor.
Yanlarında bir kişi getirseler 600 eder!
Üç kişi gelseler 900 kişi eder!
Muhtarlar gelse 19 kişi eder!
Yanlarında 5 kişi getirseler 95 kişi eder!
Zonguldak Belediyesi önünde sesi gür çıkan ülkücü bir grup, AK Parti içinde bir kesim ve zoraki alana getirilen işçiler Selim Alan’ı büyük bir coşku ile karşıladı!
Talimatla, hatırla toplanan yaklaşık 400-450 kişiyi Saadet Partisi Zonguldak Belediye Başkan Adayı Cem Dereli, ıslık çalsa getirir!
Bir de Selim Alan’a kim özür diletmişse hata etmiş!
Selim Alan insanları küstürmemiş ki, kusturmuş!
Özetle, günü rica ile Ülkü Ocaklarından gelip Selim Alan’a “Hareketin lideri Devlet Bahçeli” sloganları ile mesaj veren sloganları kurtarmış!
Hayırlı olsun!
Hiç hoş olmadı!
Cumhur İttifakı adayı olarak Selim Alan’ın açıklaması MHP İl Başkanı Mustafa Öztürk’e telaş yaşattı.
Öyle ki, MHP Lideri Devlet Bahçeli, MHP MYK Üyesi Murat Kotra ve kendisinin olduğu bir fotoğrafı potomontajladı, MYK Üyesi Murat Kotra’yı sildi, yerine Selim Alan’ı yapıştırdı!
Kalpazanlar sahte para basıyor ya, MHP İl Başkanı da sahte resim ile topluma aldatıyor!
Üstelik, MYK Üyesini resimden çıkarıyor, siliyorsun!
Topluma saygısızlık, MYK Üyesi Murat Kotra’ya saygısızlık!
Mustafa Öztürk'ün bu davranışına anlam veremedik!
Padişahın dalkavuğu
Padişahın biri, patlıcanı çok severmiş. Ne zaman; “Şu patlıcan musakkaya bir türlü doyamıyorum’’ dese dalkavuğu da “Aman padişahım, siz söyleyince ağzımın suyu akıyor, akşam olsa da yesek” dermiş.
Padişah imambayıldıdan söz edecek olsa; “Padişahım, şu imambayıldıyı icat edenin mekanı cennet olsun, nefis bir yemek, insan yemeye doyamıyor” dermiş.
Padişah; karnıyarıktan, patlıcan dolmasından, kızartmasından, kebabından, patlıcan salatasından, turşusundan ve reçelinden söz ettikçe, dalkavuk da göklere çıkarırmış...
Gel zaman git zaman, padişah patlıcandan nefret etmiş. Sofraya değil yemeği, salatası, turşusu, tatlısı, patlıcanın (P) harfinin gelmesini bile yasaklamış.
“Şu patlıcan musakkanın neresini beğenirler de yerler, bir türlü anlamıyorum” dediğinde, dalkavuk da padişahın sözünü tamamlamış; “Aman padişahım, bu musakkanın yenilmesini yasaklamak lazım.”
Padişah, bir başka gün; “Bu insanlara hayret ediyorum. O kadar güzel salata çeşidi varken akşam yemeğinde tutup patlıcan salatası yiyorlar... Anlamak mümkün değil!” dediğinde, dalkavuk sözünü kesercesine atılarak eklemiş:
“Padişahım, bu insanlarda damak zevki diye bir şey yok. En iyisi, patlıcanın yetiştirilmesini yasaklamalı... Adını bile duymaktan nefret ediyorum.”
Durumu fark eden padişah dalkavuğuna; “Yahu! Sen patlıcanı metheder ve adeta göklere çıkartırdın, birden ne oldu sana böyle?” diye çıkışınca, Dalkavuk; Padişahım ben patlıcanın değil, sizin dalkavuğunuzum” demiş.
