Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessese Müdürlüğü'nde 14 Ekim 2022'de 43 işçinin hayatını kaybettiği, 9 işçinin de yaralandığı patlama sonrası yürütülen soruşturma kapsamında, Savcılığın hazırladığı 195 sayfalık iddianame Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilmişti.

Kazanın hemen sonrası Genel müdür Kazım Eroğlu tarafından Amasra müessesesine vekaleten bir müdür atanmış, ancak memur sendikasından gelen baskılar ile Müessese müdürü tekrar değiştirilerek sendikanın istediği isim Amasra Müessese Müdürü olarak göreve başlamıştı.

Son olarak Bakanlık tarafından kendisi hakkında soruşturma izni verilen ve önümüzdeki tarihlerde davaya dahil olması beklenen Kazım Eroğlu kendi getirdiği ve vekaleten atadığı kişinin arkasında Armutcuk’dan sonra Amasra da da duramamış Memursen’e boyun eğerek bir basiretsizlik örneği daha göstermişti.

 Ne demişti Enerji Birsen Batı Karadeniz Şube Başkanı Sedat Güngör, "Ortada herkesin gözle gördüğü ama kimsenin bir şey söylemeye cesaret edemediği bir durum var bu yapı ile gitmez’ demişti.

Yani onların adamı makama gelince sorun yok.

Facianın ardından tam 1,5 yıl geçti. Müessese müdürü o zamandan beri görevinin başında güya çalışıyor. Ne yapıyor peki. Yapılması gereken faciadan beri devam eden yangını söndürmek.

Bu kadar zamanda bir yangını söndürdü mü peki?

Hayır beceremedi.

Yangın çıkma ihtimalinin en düşük olduğu ocaklar arasında sayılan Amasra da tam 1,5 seneden beri yangın söndürülemiyor.

Memur-Sen baskısı ile göreve gelen müessese müdürüne sen ne iş yaparsın diye soran var mı?

Genel Müdür sorsa da zaten verilen cevabı anlaması mümkün değil kendisi Makine mühendisi!

Bakanlık İdari soruşturma için kurumdan yeniden bilgiler istemiş durumda. Yeniden rapor hazırlanıp bakanlığa sunulması isteniyor.

Tabi Emekli olan genel müdür ve genel müdür yardımcısına soruşturma izini veren Bakanlık takibini de yapacak gibi görünüyor.

 O konuda da ilginç olan kazadan 3 ay önce emekli olan Genel Müdür yardımcısına soruşturma izni verilirken kaza anında müesseselerden sorumlu olan genel müdür yardımcısına soruşturma izni verilmemesi.

Kozlu için boşalan müessese müdürlüğüne Memur-Sen’in kendi adamı için baskıya başladığı konuşuluyor.

Ak parti, liyakat sahibi olmayan bürokratlardan bu kadar zarar görmüşken TTK yönetiminin sendika-tarikat etkisi ile görevlere isim önermesinin kuruma daha büyük zararlar vermesi kaçınılmaz görünüyor.